83
«Sahih Buhârî ve Müslim»'de geldiğine göre: Hudeybiye antlaşmasının şartları Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in ashabına ağır gelmişti.
Ömer İbnu’l-Hattâb şöyle demiştir: Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'e gidip: “Sen Allah’ın hak peygamberi değil misin?” dedim. «Evet» dedi.” Biz hak üzere, düşmanlarımız da batıl üzere değiller mi?” dedim. «Evet» dedi. “Öyleyse biz niye dinimiz uğrunda alçaklığı kabul ediyoruz? dedim.
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu: «Şüphesiz ben Allah'ın Resulüyüm. Ben Allah'a isyan etmem. O, bana yardım edecektir.» [Bu Buhârî'nin lafzıdır]
Ey hakkı hakim kılan sen çok yücesin!... Tahrip etmeye ısrar eden kötülüğü hezimete uğratırsın...
Hak edenlere haklarını veren sensin... Senin yardımın en güçlü ve en yakın olandır...
Allah Teâlâ yüce zatı hakkında şöyle buyurmuştur: (Biliniz ki Allah sizin dostunuzdur. O, ne güzel dosttur, ne güzel yardımcıdır.) [Enfâl Suresi: 40]
Rabbimiz -Subhânehû ve Teâlâ - düşmanlarına karşı elçilerine, peygamberlerine ve evliyalarına bu dünyada da, şahitlerin bulunacağı (Kıyamet) günde de yardım eder. Allah - Subhânehû ve Teâlâ- şöyle buyurmuştur: (Şüphesiz peygamberlerimize ve iman edenlere hem dünya hayatında, hem şahitlerin şahitlik edecekleri günde yardım ederiz.) [Ğâfir/Mümin Suresi: 51]
Rabbimiz -Azze ve Celle- zayıflara yardım eder, kâfir bile olsalar mazlumların üzerlerinden zulmü kaldırır. Onların Allah'tan başka yardımcıları yoktur.
Rabbimiz -Azze ve Celle- ister kâfirler ve zalimler gibi dışarıdan olsun, ister nefis ve şeytan gibi içerden olsun düşmanlarına karşı Müminlere yardım eder. İçerideki bu iki düşman Mümine için dışardan olan düşmanlarından daha zararlıdır. (Ama bizim uğrumuzda cihat edenleri elbette kendi yollarımıza eriştireceğiz. Hiç şüphe yok ki Allah, iyi davrananlarla beraberdir.) [Ankebut Suresi: 69]
Eğer Allah'ın yardımı gelirse; Allah'ın yardım ettiği kimseye galip gelecek yoktur. O'nun yüzüstü bıraktığı kimsenin de hiç bir yardımcısı yoktur. (Şayet Allah size yardım ederse sizi yenecek hiç kimse yoktur.) [Âl-i İmrân Suresi: 160]
Allah'ın Mümin kullarına yardımının birçok çeşiti vardır. Allah -Azze ve Celle- kulunun hiç ummadığı bir yerden ona yardım eder. O yardım sayılamaz, sınırlanamaz ve geri çevirilemez.
Bazen bu yardım, peygamber ve ashabına Bedir savaşındaki yardımında olduğu gibi meleklerle destekleyerek, Âd kavmi ve Hendek savaşında olduğu gibi kuvvetli bir rüzgârla olur. Bazen Fil ashabına olduğu gibi Ebâbil kuşlarını yollayarak, Semûd kavmine olduğu gibi dehşet verici bir çığlık göndererek olur. Bazen de Kârun'a yaptığı gibi yerin dibine geçirerek, Lût -aleyhiselâm-'ın kavmine yaptığı gibi üzerlerine taş yağdırarak veyahut Nuh -aleyhisselâm-'ın kavmine yaptığı gibi tufanı göndererek vuku bulur.
Allah -Azze ve Celle-'nin- askerleri sayısızdır. Allah, bütün işlerine hakimdir. Allah -Tebâreke ve Teâlâ- her şeye Kadir'dir.
Allah'ın yardım şekli bazen de Dâvud, Süleyman -aleyhimâsselâm-'ın ve Peygamberimiz Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in düşmanlarına karşı olduğu gibi onlara zafer ve galibiyet bahşederek olur.
Bazen de Nuh kavminin, Lût kavminin, Firavun ve diğerlerinin helak edilmesinde olduğu gibi inkarcılardan peygamberlerin hayatlarında intikam alarak olur. Veyahut Yahya -aleyhisselam-'ın katillerine Buhtunnasr'ı, İsâ -aleyhisselam-'ı öldürmek isteyenlere Romalıları musallat etmesi gibi onların ölümlerinden sonra intikam alarak olur.
Allah -Azze ve Celle- şöyle buyurmuştur: (Şüphesiz peygamberlerimize ve iman edenlere hem dünya hayatında, hem şahitlerin şahitlik edecekleri günde yardım ederiz.) [Ğâfir/Mümin Suresi: 51]
Süddî şöyle demiştir: ''Peygamberler ve Müminler bu dünyada kendilerine yardım edildiği halde öldürülebilirler de. Şöyle ki; peygamberlere ve Müminlere bunu yapan bu topluluk, üzerlerine Allah tarafından başka bir kavim gönderilip de onları öldürenlere karşı zafer elde etmeden yok olmazlar. Böylece bu ayetle oluşan muamma ortadan kalkacaktır.''
Bazı insanların Allah -Azze ve Celle-'nin şu ayeti hakkında dile getirdikleri diğer bir muammaya gelince: (Allah, Müminlerin aleyhine kâfirlere hiçbir yol vermeyecektir.) [Nisâ Suresi: 141]
Ahirette bu konuya dair bir muamma yoktur.
Ancak dünya hayatına dair muammaya gelince, bunun cevabı İbn Kayyim'ın -Allah ona rahmet etsin- dediği gibidir: Eğer iman zayıf olursa, o zaman düşmanları, imanlarındaki eksiklikler ölçüsünde onlara saldırır ve üstün gelebilirler.
Mümin kimse, değerli, galip gelen, desteklenen ve kendisine yardım edilendir. (Şüphesiz peygamberlerimize ve iman edenlere hem dünya hayatında, hem şahitlerin şahitlik edecekleri günde yardım ederiz.) [Ğâfir/Mümin Suresi: 51]
Müslümanların, bu çağda gördükleri kâfirlerin üzerlerine olan hakimiyetleri Müslümanların dinlerini yaşarken ortaya koydukları eksiklikler ve fazlalıklar sebebiyledir. Eğer bunlardan tevbe ederlerse imanları tamamlanır ve Allah -Azze ve Celle- tarafından onlara yardım gelir. (Allah, bir vaadde bulunmuştur. Allah vaadinden caymaz ) [Rûm Suresi: 6]
Allah'ın yardımının bedeli: İman, hazırlık ve sabırdır. Çünkü Allah -Azze ve Celle- şöyle buyurmuştur: (Müminlere yardım etmek ise üzerimize bir haktır.) [Rûm Suresi: 47] Ayrıca şöyle demiştir: (Onlara karşı gücünüz yettiği kadar kuvvet hazırlayın.) [Enfâl Suresi: 60] Ayrıca şöyle demiştir: (Eğer siz sabırlı olur, Allah’a karşı gelmekten sakınırsanız, onların tuzakları size hiçbir zarar vermez.) [Âl-i İmrân Suresi: 120] Rasûlullah'tan -sallallahu aleyhi ve sellem- sahih olarak gelen bir rivayette şöyle buyurmuştur: «...Muhakkak ki zafer sabırla gelir» [Sahîh bir hadistir. Ahmed «Müsned» de rivayet etmiştir].
Burada zafer, en-Nasîr olan Mevla tarafından iner. Çünkü Allah -Azze ve Celle- şöyle buyurmuştur: (Yardım ve zafer ancak Allah katındadır.) [Âl-i İmrân Suresi: 126] Ayrıca şöyle demiştir: (Şayet Allah size yardım ederse sizi yenecek hiç kimse yoktur.) [Âl-i İmrân Suresi: 160]
Eğer Allah -Azze ve Celle- seninle beraberse, o zaman kim sana karşı durabilir?
O sana karşıysa, senin yanında kim durabilir?
Kim Allah'a sığınırsa Allah o kimseye yeter ve onun değerini yükseltir: (Allah’a sımsıkı bağlanın. Sizin mevlanız O’dur. O ne güzel mevladır ve ne iyi yardımcıdır.) [Hac Suresi: 78]
O halde Mümin, Mümini sever. Bulunduğu yer veyahut zaman ona uzak bile olsa gıyabında ona destek olur.
Ey Nasîr olan Allah'ım! Kâfir topluluğa karşı bize yardım et!