98
Atâ: Bağışlarda bulunmaları sebebiyle
Kerem O'nun sıfatlarından bir sıfattır
Ve (Cûd) cömertlik: O'nun en büyük özelliklerinden biridir. Öyleyse cömertlikte, kerem sahibi olmada ve bağışta bulunmada ondan daha büyük kim vardır?
Allah'ın en güzel isimlerinden biri de (el-Mu'tî -Tebâreke ve Teâlâ-) ismidir:
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'den sahih olarak gelen bir hadiste o şöyle buyurmuştur: «Yüce Allah kimin için hayır dilerse onu dinde fakih (anlayış sahibi) kılar. Ben yalnızca taksim eden bir kişiyim, veren Allah'tır.» [Buhârî ve Müslim rivayet etmiştir].
Rabbimiz -Tebâreke ve Teâlâ- bütün mahlûkata gerçekten verendir, verdiğine mani olacak yoktur, vermediğini de verecek yoktur.
Allah -Subhânehû ve Teâlâ-'nın mevcut olan her varlığa ihsan etmesi sınırsızdır, kısıtlamalarla da sınırlı değildir. Ve o, cömertliğin ve lütfun kemalidir.
Ve Rabbimiz verirse; lütuf ve ıslahtır ve eğer engellerse, o zaman da hikmet ve uygunluktur.
O engelleyendir, verendir, bu da O'nun lütfudur... Mani olmak ise, Mennân'ın adaletin ta kendisidir.
Rahmetiyle verir, dilediğinden de hikmetiyle esirger... Allah hüküm sahibidir.
1- Genel bir atâ/bahşetme: Dünyada.
O; Allah -Subhânehû ve Teâlâ- Mümin olsun kâfir olsun tüm canlıların dünyadaki işlerini düzeltmiştir. Allah -Azze ve Celle- şöyle buyurmuştur: (Hepsine, onlara da bunlara da (dünyayı isteyenlere de ahireti isteyenlere de) Rabbinin ihsanından (istediklerini) veririz. Rabbinin ihsanı kısıtlanmış değildir.) [İsrâ Suresi: 20]
2- Ve özel bir bağış: Dünyada ve ahirette.
Ve O; Peygamberleri, elçileri ve salih kullarına dünyada helal rızıklar ve salih nesiller, iman ve takva, yakîn ve apaçık bir hidayet bahşeder. Bu nimetler dünyadaki en büyük lütuflardır. El-Hâkim'in «el-Müstedrek» isimli eserinde yer alan ve Ez-Zehebî'nin sahih olduğunu söylediği Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'den rivayet edilen bir hadiste o şöyle buyurmuştur: «Allah; dünyayı hem sevene, hem sevmeyene verir; ama dini, sadece sevene verir.»
Ahirete gelince; O'nun yüksek Cennetler'indeki en büyük lütuf olup; ondan daha kamil olanı ve değerlisi yoktur! Allah -Subhânehû ve Teâlâ- şöyle buyurmuştur: (Bunlar Rabbinin bol bol lutfettiği karşılıktır, bağıştır.) [Nebe' Suresi: 36]
Ve hayır ve ihsan yurdundaki en büyük lütuf: Âlemlerin Rabbinin rızası ve O'nun kerim yüzüne bakmaktır.
Ve Rabbimiz cömerttir, cömertleri sever, ihanda bulunandır ve ihsan edenleri sever. Bu sebeple ihsan ehli diğer insanlardan üstündürler. Ebû Dâvud'da Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'den gelen bir rivayette o şöyle buyurmuştur: «Eller üç kısımdır: Allah'ın Yed-i Ulyâ'sı (zatına mahsus ve sıfatına lâyık Eli), ondan sonra verenin eli ve dilenenin alçak eli, fazla olanı ver ve nefsine yenilme.» [Sahih Hadis].
Ve cömertler için hükümdarların hükümranı olan Allah katında büyük bir sevap vardır. (Sizi üzerinde tasarrufa yetkili kıldığı maldan, (Allah yolunda) harcayın. İçinizden iman edip de (Allah yolunda) harcayanlar var ya; onlar için büyük bir mükâfat vardır.) [Hadid Suresi: 7]
Allah -Subhânehû ve Teâlâ-; Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem-'e hoşnut oluncaya kadar vereceğini vadetmiştir: {Elbette Rabbin sana verecek de hoşnut olacaksın.} [Duhâ Suresi: 5]
Allah'ın ahirette Rasûlüne verdikleri arasında Kevser Nehri vardır: {Şüphesiz biz sana Kevser'i verdik.} [Kevser Suresi: 1] Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'den sahih olarak gelen bir rivayette Kevser Havuzu hakkında şöyle buyurmuştur: «O, Rabbim -Azze ve Celle- 'nin bana vaad ettiği bir nehirdir. Onda çok hayır vardır. Ümmetimin mahşer gününde yanına toplanacağı bir havuzdur. Bardakları gökteki yıldızların sayısıncadır.» [Müslim rivayet etmiştir].
Ve eğer Allah, sana baksa ve senin O'na güvendiğini ve O'nu kendine sığınak kıldığını bilse; sen de yarattıklarından değil de ihtiyaçlarını tek O'ndan istesen, o zaman sana istediğinden daha hayırlısını verir ve sana istediğinden daha fazlasını vererek seni nimetlerle şereflendirir.
Dil ile söylenmeden nefisteki düşüncelerle nimetler bahşeden Allah ne yücedir... İlmini hiçbir şeyin perdeleyemediği Allah ne yücedir... Çünkü sır olan da açıktan olan da rızkı da hepsi O'nun yanındadır
Nefiste dilin alemler için söylemediği nimetler vardır, o rızkın üzerinde bir garanti vardır
Allah'ım! Bize ver, bizi mahrum etme, bize cömert ol ve bizi hüsrana uğratma; Ey âlemlerin Rabbi!